İki maçı da izleyemeceğim diye düşünürken hem bu maçı hem de Liverpool-Arsenal maçının ilk devresi ile son 20 dakikasını izleyebildim. İki maçın üst üste gelmesi pek iyi olmadı, ufak çaplı bir kültür şokuna uğradım.
Kötü bir maçtı ama iki takım da gol pozisyonlarına girdi ve bu pozisyonlar haricinde Sivasspor’un iki, Fenerbahçe’nin de üç adet gol olabilecek akını hatalı bayraklarla kesildi. İki devrenin başlarında Sivasspor baskısı ve sonralarında da Fenerbahçe’nin uyutma çabalarını izledik. Eksik Fenerbahçe beni beklediğimden fazla tatmin etti, mesela Ali Bilgin’in varlığı bile sinirlerimi bozmasına rağmen dün gözüme çok çarpmadı. Maçın son 15 dakikasında Fenerbahçe özellikle Wederson ve Güiza ile pozisyonlar buldu ama iyi bir maç çıkaran Pektovic gole izin vermedi. Volkan’ın da hakkını vermek lazım, Sivas’da lig maçında da olduğu gibi yine harika oynadı ve bana yine güven verdi.
Önder ve Yasin ile önlerinde oynayan Deniz’i beğendim, özellikle defans ikilisi baya iyiydi, neredeyse sıfır hata ile maçı bitirdiler. Sivasspor’da ise Bilica’yı zaten çok beğeniyorum, dün de özellikle ilk devre savunmadan dağıttığı topları ve kestiği akınları imrenerek izledim. Fenerbahçe finale çıktı ve büyük ihtimalle Beşiktaş ile oynayacak. Kupayı en azından benim için tek anlamlı kılan da bu, yoksa kupa açıkçası pek umrumda değil. Bir 25 sene daha görmesem de sorun olmaz, Türkiye Kupası bana sadece Lig Kupası ile beraber kazanılırsa anlamlı geliyor.
3 yorum:
Türkiye kupasını hiç görmeyince tabi önemsiz oluyor.
ha bir de; lig maçını Beşiktaş'a, kupa maçını da Fener'e vericekler. Demişti dersiniz diye yazdım bunu da.
bence bu kadarını yapamazlar. yani her şey çok göz önünde. bi tarafda şampiyonluk, bi tarafta kupa hasreti. bu seferde adnan polat çıldırır:))) işin gerçeğine bakarsan aslında söylediğin şeyin gerçek olması yüksek bir ihtimal. ligde yürüyecek halimiz yok. prestij desen çok fazla düşündüklerini sanmıyorum. kupada en azından gol yemiyoruz:)))
Yorum Gönder