Şen Şef de bu diyarlardan gitti, blog iyice öksüz kaldı. Pazar günü yine çalışıyorum, yine fena durumdayım ama Süper Lig şampiyonunu not etmek, bu lanet sezonun bitişinden duyduğum mutluluğu paylaşmak lazım. Bir anlamı kalırsa 18 Haziran sonrası geride bıraktığımız sezonu uzun uzun yazarız.
Başkanı tüm başkanlardan, teknik direktörü tüm teknik direktörlerden, futbolcuları Süper Lig'de forma giyen her futbolcudan ve tabii ki taraftarı yani kısaca en tepeden en alta kadar her hücresiyle Beşiktaş camiası bu kupayı herkesten çok istedi. Fenerbahçe ve Galatasaray'ın aynı anda bu kadar kötü yakalanmasının imkansız olduğunun bilinciyle her maça aynı ciddiyetle asıldı ve şampiyon oldu. Her şey bir yana takımda bir görevi olan herkes mesleğinin hakkını, aldıkları paranın karşılığını sonuna kadar verdi. Anadolu yakasında oturan biri olarak fazla korna sesi duymayınca çok da rahatsız olmadım, keşke kaybedilen her şampiyonluk böyle olsa diye düşündüm. Beşiktaşlı arkadaşların şampiyonluğu kutlu olsun.
En az Beşiktaş camiası kadar büyük tebrik de benden Sivasspor'a gidiyor. 3 senedir bu ülkede bir Sivasspor gerçeği var, yine zirvedeler yine büyük paralar harcayan takımların üstündeler. 3 büyükler dışındaki tüm kulüplere bu 3 sene ders olarak okutulmalı. Trabzonspor da benim onlar için koyduğum sezon başı hedefine ulaştı. Önümüzdeki sene için teknik adam seçimi çok önemli, doğru tercih ve 2-3 nokta transfer ile daha iddialı bir Trabzonspor izleyebiliriz.
Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor ile oynadığı 6 maçta 14 puan alan ama buna rağmen ligi şampiyonun 10 puan gerisinde kapatan Fenerbahçe için söylenecek her şeyi söyledik, sezon çok önce bittiği için değerlendirme yapmaya gerek yok. Galatasaray için de aynı şeyler geçerli, iki takım da bu kadar kötü oldukları sezonda bile son 6-7 hafta içindeki abuk sabuk 2-3 puan kaybını yapmamış olsalardı çok daha farklı bir son hafta izleyebilirdik. Onlar da kenara çekilip bizim gibi Beşiktaş Sivasspor yarışını izlemeyi tercih ettiler.
Lanet sezonun son 1 ayında çok yoğun olup gündemi takip etmekten geri kaldığım için çok mutluyum, işler bundan daha güzel bir dönemde sapıtamazmış. Rahatladığımda blogda transfer haberlerini ve yeni sezon analizlerini konuşuyor olacağız. Olur da önümüzdeki sezon da benim için böyle geçerse blogun uğursuzluğuna inanıp kilit vuracağım..
3 yorum:
Bu senede işler kötü giderse demişsin. 2 senedir kupa alamıyoruz. Riske atmasak diyorum:) Gerçi blog iyi gitti. Sevdim bayaaa. Genelde 3-4 gün biriktiriyorum. Zaman buluncada şöle 1 saat falan kitleniyorum iyi geliyo. Şimdi yeni sezonun ilk totemini yapıcam ve ilk avrupa maçına kadar her şeyden bi haber yaşayarak kafa dinlicam. Öle bi kopcam ki aaa Ronaldinhoyu mu aldık:))))) falan dicam. "Mdr 18 haziranda senin iş bitiyor, 19 haziranda kombineler çıkıyor". Yeni sezonumuzun hayırlı uğurlu olması dileğiyle...
Unutmadan: Söylediklerim futbol için geçerliydi. Zaman ayarlayabildiğim kadarıyla tüm Efes serisine gitmek istiyorum...
Geç oldu ama tebrikleriniz için teşekkkürler efeniiim..
Sezon başı kombine kart alıp almama kararsızlığı yaşarken, son gün bu kararsızlığımı yenmemi sağlayan Sevgili Arkhe'ye bir teşekkür daha.. Güzel biten bu seneye tanıklık edebildim.
Yorum Gönder