Beşiktaş’da cicim ayları bitti. Dün oynanan Porto maçı mağlubiyet serisini üçe çıkardı ve Beşiktaş bu 3 maçta 7 gol yemiş oldu. Beşiktaş çok eksik bir kadro ile sahaya çıktı, zaten çoğunluk da maçı Porto’nun kazanacağını düşünüyordu. Takımda bu kadar eksik oyuncu varken “şu oynasaydı, bu oynasaydı” diyerek Schuster’e yüklenecek bir durum yok, belki sadece İsmail düşünülebilirdi. Schuster’e yüklenenlerin asıl dayanak noktası ise Hakan tercihi ki çok da haksız sayılmazlar. Hakan’ın durumuna ben bile üzülüyorum, sahaya çıkarken ayaklarının titrediğini hissedebiliyorsunuz ama olmuyor işte. Yetersiz ve gelişmiyor.
Beşiktaş maça ev sahibi takım agresifliği ile başlamadı ki bu bir tercihse bence yanlış bir tercih değil. Üzerine gelen Beşiktaş’ı Porto çok daha erken cezalandırabilirdi. Gole kadar topa daha çok Porto hakimdi, durgun tribünler önünde istediklerini yaptılar ama Beşiktaş’a pozisyon da verdiler. Gerçi maçın başında önce Nihat’ın sonra da Bobo’nun gol yapamadığı pozisyonda Beşiktaş skor avantajını eline geçirseydi de maçı kazanması çok zordu. Çünkü Beşiktaş’ın çok kötü bir savunması var. Herkes Schuster’in Beşiktaş’ını Mustafa Denizli’nin takımına tercih eder tamam ama geçen sezon izlediğimiz savunma özelliğinin bu kadar çabuk ortadan kaybolması da şaşırtıcı. O takımı tamamen çöpe atmak yerine bu yeni takım ile harmanlamak bence daha doğru olacaktı. Beşiktaş çok kolay gol yiyen bir takım ve bu golleri çıkartacak kadar da skorer değil.
Beşiktaş maça ev sahibi takım agresifliği ile başlamadı ki bu bir tercihse bence yanlış bir tercih değil. Üzerine gelen Beşiktaş’ı Porto çok daha erken cezalandırabilirdi. Gole kadar topa daha çok Porto hakimdi, durgun tribünler önünde istediklerini yaptılar ama Beşiktaş’a pozisyon da verdiler. Gerçi maçın başında önce Nihat’ın sonra da Bobo’nun gol yapamadığı pozisyonda Beşiktaş skor avantajını eline geçirseydi de maçı kazanması çok zordu. Çünkü Beşiktaş’ın çok kötü bir savunması var. Herkes Schuster’in Beşiktaş’ını Mustafa Denizli’nin takımına tercih eder tamam ama geçen sezon izlediğimiz savunma özelliğinin bu kadar çabuk ortadan kaybolması da şaşırtıcı. O takımı tamamen çöpe atmak yerine bu yeni takım ile harmanlamak bence daha doğru olacaktı. Beşiktaş çok kolay gol yiyen bir takım ve bu golleri çıkartacak kadar da skorer değil.
.
Dün Quaresma ve Guti olsaydı da Beşiktaş’ın maçı kazanması çok zordu, neticede bu iki yıldız takımın gol yemesini engellemiyor. Bu maçta kabak ağırlıkla Hakan ve Zapo’nun başına patladı ama bence bu sezon İbrahim Toraman da çok kötü oynuyor. Yenen 3 golde de hatası var, sayılmayan Porto golünde de Hulk’a paspas oldu.
Sezonu erken açan Beşiktaş’ın bu dönemlerde düşüşe geçeceğini tahmin ediyordum ama sonuç anlamında beklediğimden de sert bir düşüş yaşadılar. Bu hafta Kayseri deplasmanı var ve oradan 3 puanla dönmeleri hiç kolay olmayacak. Malum, dengesiz bir milletiz. İyi giden şeyleri abartmayı çok seviyoruz, işler kötü gitmeye başlayınca da eleştirinin cılkını çıkartıyoruz. 1 ay öncesine kadar fazlasıyla göklere çıkartılan Schuster 3 maç ile bu kadar eleştiriliyorsa Kayserispor karşısında alınacak bir mağlubiyet işleri onun için iyice zorlaştıracaktır.
Son cümle Hulk için olsun. O iki senedir hayalini kurduğum forvet.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder