20 Ağustos 2010 Cuma

Auxerre 0-1 Real Madrid

Şampiyonlar Ligi maçları sonrasında eskiden bloglarda sanki daha çok yazı olurdu. Maçları izlemek artık iyice zorlaştı, izlenmeyen maçların da yorumu haliyle olmuyor. Ben Auxerre-Real Madrid maçını izleyebildim, kısaca maçı not edeyim. Aman bir yanlış anlaşılma olmasın, tabii ki D-Smart almadım. Evinde olan bir arkadaşıma misafir oldum. Çok da güzel bir maç olmadı, belki de gecenin en tatsız maçıydı. Sadece bu maçın yayınında, diğer maçlarda gol oldukça o tarafa bağlanıyorlardı, aksi takdirde Auxerre-Real Madrid maçını herhalde 90 dakika izleyemezdim.
.
Jose Mourinho’nun kadro tercihi merak ediliyordu, bir tek Benzema’nın yerinin garanti olduğunu söylemişti. Sahaya çıkan 11’de bazı değişiklikler vardı, Carvalho yerine savunmanın göbeğine Ramos geçmiş, ondan boşalan yeri de Arbeloa doldurmuştu ama asıl değişiklik orta sahadaydı. Di Maria ve Mesut kulübedeydi. Muhtemelen maçın Fransa’da olması sebebiyle de Lass ve Benzema bu iki oyuncunun yerine oynuyordu. İlk devre top hakimiyeti Real Madrid’deydi ama kötü bir futbol sergilediler. Özellikle Ronaldo rezaletti. Bir iki pozisyon buldular ama bunlar da organize atakların sonucunda gelmemişti.
.
.
İkinci devre Mourinho’dan beklenen müdaheleler gelmeye başladı. Önce Benzema’nın yerine Mesut girdi ve Real Madrid klasik formatına döndü. Oyunun şekli biraz daha değişti ama Lass, Xabi ve Khedira’dan oluşan orta saha ile üretken olmak için yeterli değildi. Zaten ben Lass’a o kadar dakika nasıl dayandığını anlayamadım, belki 10’dan fazla saçma sapan top kaybı yapmıştır. Sarı kartı gördükten sonra üzerine 1-2 faul yapınca Mourinho da dayanamadı ve onun yerine Di Maria’yı alarak Carvalho haricinde ideal 11’e dönmüş oldu. Oyunun gidişatını asıl etkileyen değişiklik de bu oldu. Baskı iyice arttı, Auxerre tamamen kapandı. Golün öyle ya da böyle geleceği hissediliyordu. Gerçi ani bir Auxerre hücumunda Pepe neredeyse kendi kalesine çok şık bir kafa golü atıyordu ama top direkten döndü. Bu pozisyondan sanırım 3-5 dakika sonra da Mesut’un ceza sahasına gönderdiği topa Di Maria’nın yaptığı net vuruş Real Madrid’e galibiyeti getirdi. 86. Dakikada, oyunun bitmesine uzatmalarla beraber 10 dakika gibi bir süre varken Higuain yerine diğer Diarra oyuna girince, kuponum yatacak olmasına rağmen Real Madrid’in gol yemesini istedim ama Aykut’u cezalandıran futbol oyunu ne yazık ki Mourinho’yu cezalandırmadı.
.
Espanyol ve Levante maçları ile beraber Real Madrid’i Mourinho ile izlediğim üçüncü maç bu oldu ve yine beğenmedim. Takımın tüm saldırganlığı gitmiş gibime geldi. Dün özellikle Ronaldo tanınmayacak haldeydi, ayakta duramıyordu. Yaptığı olumlu bir şeyi hatırlamıyorum. Kaydı düştü, yanlış tercihler yaptı, hatalı paslar attı ve çok farklı dışarı giden şutları oldu. Suratından ruh halinin de pek iyi olmadığı anlaşılıyordu. Bu halleriyle Barcelona’yı Pellegrini kadar bile zorlayamayabilirler ama neticede bahsettiğimiz takım Real Madrid, başındaki adam da Jose Mourinho. Mutlaka çok şey değişecektir.

Hiç yorum yok: