16 Ağustos 2010 Pazartesi

Fenerbahçe 4-0 Antalyaspor

Ne yalan söyleyeyim şaşırdım ki herhalde çoğunluk da benim gibi şaşırmıştır. Aslında işler bu kadar kötü giderken Fenerbahçe’den istekli bir futbol bekliyordum ama maçın bu kadar kolay geçeceğini her şeye rağmen tahmin etmiyordum. İlk yarım saat ne izlediğimi idrak edemedim. Top rakipteyken basan ve mücadele eden, kaptığı topları da çok hızlı bir şekilde atağa dönüştüren ve organize hücum eden takım büyük keyif verdi. Özellikle üçüncü gol sadece Semih Alex ikilisi ile değil, öncesindeki pas trafiği ile de mest etti.
.
Bu görüntüde Fenerbahçe’nin iyi oyunu kadar Antalyaspor’un organize olmaktan uzak ve vasat halinin de payı büyüktü. Ne olduğunu anlayamadan kalelerinde dört gol gördüler. İlk devre böyle büyük bir skor avantajı gelince normal olarak Fenerbahçe PAOK maçını da düşünerek maçı antremana çevirdi ve kendini fazla sıkmadan maçı bitirdi. Maç 4 farkla bitti ama oyun rolantiye alınmasına rağmen en azından bir 4-5 gol daha çıkacak pozisyon gördük.
.
Gökhan Gönül’ün sakatlık sonrası göstereceği performansı çok merak ediyordum, harika döndü. Geçen sezon bile bu maçtaki kadar iyi bir Gökhan gördüğümü hatırlamıyorum. Bir sağ bekin yapması gereken her şeyi, hatta daha da fazlasını yapıyor. Durmadan, yorulmadan bindirme yapıyor ve savunma görevlerini de aksatmıyor. Dün biri çizgide olmak üzere iki golü çıkardı. Gökhan’ın bu performansında Mehmet Topuz’un da payı var, o da çok iyi oynadı ve Gökhan’la çok iyi anlaştılar. Sakatlık sonrası ilk maçında geçen sezondan da iyi bir görüntü vermesi çok sevindirici ama darbe sonucu yaşadığı sakatlık ise üzücü. Umarım ciddi değildir.
.

Alex hakkında bir şey söylemem, gerek yok. Attığı gol harika bir vücut koordinasyonunun eseri. Ben çoğunluğun aksine yeni transferler ile birlikte Alex’in bu sezon daha da iyi olacağını düşünüyorum. Kim bilir, belki de en sonunda bu sezon önünde gol atmayı beceren bir forvetle oynayacak. Semih ise 2008’in Semih’i gibi oynadı, keşke bu Semih’i geçen sezon da biraz görebilseydik. O zaman hem Fenerbahçe için hem de Semih için her şey çok farklı olabilirdi. Neyse, umarım bundan sonra bozulmaz.
.
Bu maça bakıp da her şeyi toz pembe gören kendini kandırır zira sahada özellikle ilk devre gerçekten kötü bir Antalyaspor vardı. Bu görüntülerinde Fenerbahçe’nin yaptıkları da etkili olmuş olabilir, iki takım adına da işin gerçeğini haftalar ilerledikçe göreceğiz. Ben bu maç öncesinde de karalar bağlamış değildim, Fenerbahçe’de ciddi eksiklikler var ama her şeye rağmen bence iyi bir kadrosu var. Özellikle kaliteli Türk oyuncuların Fenerbahçe için büyük avantaj. Bir de Güiza-Deivid ikilisinden biri yerine Bilica’yı rotasyon oyuncusu yapacak bir stoper alınırsa harika olacak.
.
Niang da geldi, forvet hasreti sona erdi. Neler yapacağını bilemiyorum, onun adına çok iddialı da değilim. Uzun uzun yorum yapamam, “şöyle etkili olur, böyle coşar” diye cümleler kuramam ama umudum fazla. Umarım hayırlı olur da uzun zamandır iyi bir forvetin özlemini duyan bizler biraz rahat ederiz.
.
Bu arada dün ilk kez yeşil sahada gördüm ve çok beğendim. Bence yeni çubuklu formalar Ülker reklamı haricinde mükemmel..

3 yorum:

sallanyuvarlan.blogspot.com dedi ki...

Paok ve Trabzon maçları takımın durumunu ortaya koyar. Bu maç ölçü olmamalı. Ama mükemmel top çevirdik. Semih iyi oynadı tamamda, bu zamana kadar nerdeydi.şans verildiğinde neden böyle oynamadı. ama semih in dönüşüde güzeldi. Niang ile bu takım uçacak.Ama benim orta sahada endişelerim var emre ve baroni ikilisi iyi değil. antalya ikinci yarı düzeldi bizde atak yapamadık.ama yüklenmedikte o da ayrı konu. Bilica sanki bu maçta toparlamıştı,ya da bana öyle geldi. Bakalım paok maçınıda alırız umarım. Yarım saat oynarsak darma duman ederiz onları.

benden bu kadar dedi ki...

abi ilk yazılarını hatırlıyorum da, yazma konusunda kendini çok geliştirdin onu söyleyeyim :)

bravo hakkaten..

Arkhe dedi ki...

Sağol yaw :)

Sanırım biraz daha içimden geldiği gibi yazmayı öğrendim. Olabilir.