17 Mart 2010 Çarşamba

Chelsea 0-1 Internazionale


Maç yazısına Star Tv’nin kulaklarını çınlatmadan başlamak olmaz. İki yabancı takımın maçını meyhanede izlemek zorunda kaldım. Yedikleri küfürler ve beddualardan belinin doğrulabileceğini sanmıyorum. Bu kafayla devam etsinler bakalım ne olacak, ne kazanacaklar. Hatta Şampiyonlar Ligi finalini de D-Smart’dan versinler, belki o zaman alırız.

Inter’de Eto’o-Pandev-Milito-Sneijder, Chelsea de ise Drobga-Malouda-Anelka-Lampard-Ballcak gibi hücum potansiyeli yüksek oyuncular sahadaydı ama beklediğimiz hücum zenginliğini pek görmedik. Özellikle ilk devre yoğun bir Chelsea baskısı ve gol pozisyonları bekliyordum ama Inter buna hiç müsade etmedi. Sadece ilk devrenin son 10 dakikasında biraz bunaldılar ama başta Samuel olmak üzere Inter savunmasının kusursuz performansı Chelsea’ye gol şansı vermedi. Mourinho’nun Inter’i zaten istediği zaman bunu çok iyi yapıyor, dün de tur atlamayı çok istiyorlardı. İlk devre rakip kaleye onlar da pek gitmedi ama Chelsea’nin gelmesine de izin vermediler.


İkinci devre oyunun kontrolü tamamen Inter’e geçti, Chelsea rakip savunmayı hiç zorlayamadı. Julio Cesar’a adam gibi top bile gelmedi. Ballack-Joe Cole ve Zhirkov-Kalou değişiklikleri de Inter’in işine geldi, orta sahaya tamamen hükmetmeye başladılar. Düşünsenize, maç sonunda ekrana yansıyan topa sahip olma oranlarında deplasmanda oynayan Inter’in üstünlüğü vardı. Bu çok sıradışı bir olay. Oyuncu değişikliklerinden sonra oyunu tamamen kontrol etmeye başlayan Inter’de Sneijder sazı eline almaya başladı, önce Milito’yu sonra da Pandev’i pozisyona soktu ama gol gelmedi. 3. denemesinde ise Eto’o uzun pası harika kontrol etti ve çok düzgün vurdu. Golden sonra da Inter taraftarlarının kutlamaları başladı.

Hem Inter daha üstün bir oyunla kazanarak turu geçtiği için, hem de en sonunda bir İtalyan takımı bir İngiliz takımını Şampiyonlar Ligi dışına ittiği için gayet mutluyum. Bu turu geçmek adına Inter ligde çok şey kaybetti ama o kaybettiği puanların karşılığını dün akşam aldı. Real Madrid ve Chelsea kupanın dışında kaldı, hayalimdeki Barcelona-Inter finali de bir adım daha yaklaştı..

2 yorum:

Pamukk dedi ki...

fatih terim=mourinho ( motivasyon!)

timlastik dedi ki...

90lı yıllardaki italyan takımlarını andıran bir hava vardı inter'de. gerçi o 90lı yıllarda biz hep kaybeden taraftık inter taraftarı olarak, ama yıllar sonra gelen bu zafer acayip bir mutluluk verdi bana. henüz büyük konuşmak için erken, ama bir final neden olmasın?!